Yaz geldiğinde sıcaktan “Keşke kış olsa, pencere başında kahve içsek” diyen, kış geldiğinde soğuktan “Yazı özledim, deniz kenarında uzandığım günleri özledim” diyen insanlarız. O an için yanımızda olmayanı özleriz. Çok normaldir bu.
O yüzdendir ki kış geldiğinde şöyle mis gibi taze fasulyenin kokusu burnumuzda tüter. Bir tane çilek için dünyanın bütün portakallarından vazgeçecekmiş gibi hissederiz. Bardakta mısır olsa, bardağı yiyesimiz gelir.

Ahududu ya da frambuaz denilen bu lezzetli arkadaşı, son zamanlarda birçok pastaya, brownie’ye, tarta girmesiyle tanıdık. Henüz pazara her gidildiğinde alınan meyveler listesine giremedi. Sürekli varmış gibi, bir yerlerde her istediğinde bulunacakmış gibi duruyor ama değil. Yaz sonunda kendini gösterir aslında. Ocakta arayınca, çok zor bulunur. Nazlıdır. Siz şimdiden dondurucuya düşürün yolunu.

Frambuaz ve çilekle aynı aileye sahiptir böğürtlen. Binlerce hikayede “Yolda böğürtlen gördük, biraz topladık ama üstümüzü başımızı dikenleri yırttı” şeklinde yer alır. Yol kenarlarında göremeyince kış geldi dersin, o ekşimsi tadını özlersin. Kesin özlersin. Siz şimdiden bu özlemi giderin, derin dondurucuya stoklayın.

Halk arasında kirazın ekşisi şeklinde başlayan hikayesi, şimdilerde binlerce farklı tarifte ev sahipliği olarak devam eder. Genelde kahvaltıların demirbaşı reçellerin de bir numarasına yazılır. O yüzden yaz sonunda vişnenin reçeli yapılır. Lakin diğer bütün tarifler unutulur. Unutulmasın. Derin dondurucuya alarm kurulsun.

Çiçeğini en erken açıp, meyvesini en geç veren meyve olarak bilinir. Nazlıdır bir yanı. En çok şerbeti ve reçeli sevilir. Alıp meyvesi avuç avuç yendiğinde dudak uyuşturur, üzer. Tarhanayla birlikte şifa olur, mutlu eder. Kış geldiğinde şerbeti için bütün şehri turlatır, kendini aratır. Siz turlamayın soğukta, saklayın.

Belki bir kereviz değildi ama bamyanın da hakkında çok olumsuz beyanatlar vardı. Kış sebzelerinden farklı olarak yaz sebzeleri hep özlemle anılsa da bamyanın boynu biraz bükük gibi görünür. Değildir aslında. Seveni sevmeyeninden çoktur. Ekşili yemeği, sıcacık çorbası saklatır kendini. Saklayın.

Yaz sebzelerinin mütevazılarından biridir. İnsanı tok tutma konusunda yüksek lisans bitirmiş baklagiller familyasında yer alır. Yüzlerce tarifin takım oyuncusu, yüzlerce tarifin kahramanıdır. Kimse özlemez, kimsenin aklına gelmez sanırsın. Kışın bir gün mutfağa girer, yanıldığını anlarsın.

Zeytinyağlı, taze taze tabaklara uzanmış, yanında bir tabak pilavla sahne almış; domates, yoğurt, soğanla şov yapmış bir taze fasulyenin özlenmediği gün yoktur. En çok sevilen yaz sebzelerinden biridir kendileri. Bir tabak pilavın boynu bükük kalmasın diyerek, derin dondurucuya atılması gerekir. Atınız.

Kahvaltıda üstüne biraz kekik, zeytinyağı dökersin. Makarna yapar, sosuyla süslersin. Menemenin içine koyarsın, nice tarifin kahramanıdır, bilirsin. Onsuz kış geçmez. Olsa da ne kokusu domatestir, ne dokusu pazardan aldıklarının. Yazın en güzellerini şimdiden derin dondurucuyla buluşturman gerekir. Buluşturun.

Roma fasulyesi olarak da bilinir barbunya. Çünkü ilk kez toprağa düştüğü yer İtalya’dır. İtalyan, İspanyol, Türk ve Yunan mutfaklarında nefis tariflerle birlikte tabağa düşer. Özellikle Yunan ve Türk mutfağında zeytinyağı ile şov yapar. Kış gelince eksikliğini hissedersin. Hissetme.

Taze fasulyeye en çok özenen baklagildir börülce. Hemen hemen bütün tariflerinde taze fasulyeyle aynı şekilde pişirilebilir. Ancak taze fasulyenin çok da başarılı olamadığı bir alanda nefis işler yapar. Evet, salata olarak. Salatası için derin dondurucu alırsın.

O çok sevdiğimiz sarmanın asma yaprağından yapıldığını bilmeyen yoktur kuvvetle muhtemelen. Üzümün bu dünyaya yaptığı en büyük iyiliklerden biridir. Sarmanın sadece yazın yenilmediğini düşündüğünüzde asma yaprağının derin dondurucuya neden bu kadar çok yakışacağını da bir kez daha anlamış olursunuz.

İlkbaharın, düşen cemrenin en güzel örneklerinden biridir enginar. Evet, ilkbahar sebzesidir ancak yaz sonuna kadar da tezgahlarda kalır. Hala vardır bir şansınız yazın nefis bir enginar tarifi yapabilmek için. Atın derin dondurucuya o şansı kaçırmayın.

Baklagiller familyasının yaz üyeleriyle, kış üyelerini aynı anda aynı mutfakta kullanabiliyor olmak kadar mutfakta mutluluk verici şey yoktur. On binlerce tarifin sayfaları kendiliğinden açılır. Kış günü derin dondurucudan çıkardığın bir baklayı tabakla buluşturduğunda anlarsın.

Yazın geldiğini deniz kenarında güneşlenmekten daha çok anlatan bir sebze varsa o da mısırdır. Haşlanmışının kokusu, bardaktakinin görüntüsü bize hep yazı anlatır. Hafif bir yaz rüzgarı eserken, damağımızdaki lezzetli anı unutmayız. Kış gelince, derin dondurucudan kokusu gelir.

Dünyada en çok ticareti yapılan, dolayısıyla en çok üretilip tüketilen meyvelerden biri çilek. Binlerce farklı tarife konuk olabilmesi de bunun hem sebebi hem de sonucu. Kış geldiğinde yaza dair özlemlerimizin ilk 3 sırasında yer alacak. Tatlıların boynu bükük kalacak. Kalmasın. Kalkın derin dondurucuya şöyle birkaç kilo çilek atın.
Yorum Ekle !